GYİAD - Moral Partners Hukuk Raporu XII: 7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da Yargılama Ve Usul Hukuku İle İlgili Düzenlemeler

Torba Yasa’nın konusunu, ülkemizde ve tüm dünyada etkileri yoğun şekilde hissedilen koronavirüs (“COVID-19”) salgını sebebiyle iş hayatına olası olumsuz yansımaların en aza indirgenmesi hedefi ışığında mevzuatın çeşitli alanlarında gerçekleştirilen bir dizi değişiklik ve eklemeler oluşturmaktadır.

COVID-19 salgınının ülkemizde yaygın halde görülmesi sebebiyle, bu zorlu süreçte vatandaşların herhangi bir hak kaybına uğramaması adına Torba Yasa ile usul kanunlarında geriye dönük birtakım düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre;

(a)      Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dahil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (“5271 sayılı Kanun”) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (“6100 sayılı Kanun”) ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hakim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13 Mart 2020 tarihi de dahil olmak üzere bu tarihten,

(b)      2004 sayılı Kanun ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hakim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22 Mart 2020 tarihi de dahil olmak üzere bu tarihten itibaren 30 Nisan 2020 (bu tarih de dahil olmak üzere) tarihinde kadar durdurulmuştur.

Torba Yasa’da bu sürelerin, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren yeniden işlemeye başlayacağıdurma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş (15) gün ve daha az kalmış olan sürelerin ise durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş (15) gün uzamış sayılacağı belirtilmiştir.

Bununla birlikte, COVID-19 salgınının devam etmesi halinde, Cumhurbaşkanı’nın durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabileceği ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabileceği belirtilmiştir.

Torba Yasa ile getirilen, yargılama ve usul hukukuna ilişkin sürelerin durmasına ilişkin düzenlemeye getirilen istisnalar ise aşağıdaki gibidir:

Ø   Suç ve ceza, kabahat ve idari yaptırım ile disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri,

Ø   5271 sayılı Kanun’da düzenlenen koruma tedbirlerine ilişkin süreler,

Ø   6100 sayılı Kanun’da düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler.

Torba Yasa kapsamında, 2004 sayılı Kanun uyarınca yapılacak birtakım işlemler de istisna kapsamında tutulmuştur. Buna göre;

Ø   İcra ve iflas daireleri tarafından mal veya haklara ilişkin olarak ilan edilmiş olan satış gününün durma süresi içinde kalması halinde, bu mal veya haklar için durma süresinden sonra yeni bir talep aranmaksızın icra ve iflas dairelerince yeni bir satış günü belirlenecek olup, bu durumda satış ilanı yalnızca elektronik ortamda yapılacak ilan için ayrıca bir ücret alınmayacaktır.

Ø   Durma süresi içinde rızaen yapılan ödemeler kabul edilecektir.

Ø   Taraflardan biri, diğer tarafın lehine olan işlemlerin yapılmasını talep edebilecektir.

Ø   Konkordato mühletinin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçları, durma süresince devam edecektir.

Torba Yasa’nın yargılama ve usul hukuku ile ilgili düzenlemeleri, 26 Mart 2020 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Torba Yasa’nın tam metnine ulaşmak için lütfen tıklayınız